"KIRIM KİLİSESİ" VE RİVAYETLERİ

                    

                         Kırım Kilisesi Ve Hikayesi

İstanbul  Beyoğlu'nun en güzel sokaklarından biri olan Serdar-ı Ekrem sokakta bulunan Kırım Kilisesi ya da Kırım Anma Kilisesi ilginç rivayetleri ve İngiliz mimarisi özellikleri ile dikkat çeken ve  bilinmesi gereken bir yapı.Tarihi bir yapı olmasının yanında günümüzde konser gibi etkinliklere de ev sahipliği yapıyor.

                    İngiliz Askerleri Ve Sultan Abdülmecit

Kilisenin yapılış amacı Kırım Savaşına kadar gidiyor.Sultan Abdülmecit tarafından Kırım Savaşına katılan İngiliz askerlerinin anısına  bir kilise yapılması kararlaştırılıyor.Kilisenin yapıldığı yerin önceden Rum mezarlığı olduğu da rivayetler arasında.Kilise 22 Ekim 1868 İngiliz Büyük Elçisinin katılımıyla ibadete açılıyor.

İlgi çekici ve ilginç bir rivayette ;İngiliz Kraliçesi Victoria'nın Sultan Abdülmecit'e  kilise yapımı için arazı tesis etmesi jestine karşılık, 10 yıl sonra Abdülaziz'e Londra yapımı yeni bir otomobil hediye etmesidir.Bu Otomobil Osmanlı Devletine gelen ilk ve o zamanlar için tek otomobildir.Fakat dönemin Şeyhülislamının  otomobilin "şeytan işi "olduğunu söylediği fetvası sonucu otomobil Sarayburnu'ndan denize atılarak imha ediliyor.

                       Kilisenin Mimarisi Ve Özellikleri

Kilise 1858-1868 yılları arasında ünlü İngiliz mimar George Edmunt Street tarafından yapılmıştır.Kilise uzun yıllar hizmet vermiş ancak 1970 cemaatin yeterli olmaması sebebiyle kapatılıyor.Ancak Sri Lankalı Anglikan mültecilerin İngiliz Konsolosluğuna başvurusuyla 1990  yılında ,konsoloslukta ki şapelin rahibi olan Ian Sheerwoodun öncülünde restorasyonu yapıldıktan sonra tekrar ibadete açılıyor.

             

Kilise Beyoğlu'nda birinci derece sit alanı içerisinde bulunmaktadır.Kilise bir "Anglikan" kilisesidir.

                                   
 

Kilisenin yapımında kullanılan siyah kesme taşlar Büyükada'dan ,pencere kenarları ve köşelerdeki sarı kontürler de kullanılmış olan yumuşak taşlar ise Malta'dan getirmiştir.

    Kilisenin avlusu yüksek duvarlarla çevrilidir.

Kilise bahçenin tam ortasında bulunmaktadır.Giriş kapısının üstünde iki küçük kule,girişin hemen yanında da sivri külahlı bir çan kulesi bulunmaktadır.Kilisenin iç mekanında ise; yüksek tavanlı uzun salonu yuvarlak kemerli pencereler ve vitraylı dairesel gül pencereler ile aydınlanıyor.